Age of Wonders Planetfall İncelemesi

Fantastik diyarlardan, uzayın uçsuz bucaksız boşluğuna.

Malumunuz son dönemlerde piyasada hatırı sayılır miktarda 4x strateji (ve hatta grand strateji) türemiş durumda. Gelişen teknoloji ve buna  bağlı olarak bağımsız geliştiricilerin işlerinin kolaylaşması sağolsun, kabul edilebilir bir sıklıkta 5-10 kişi tarafından ortaya çıkarılan 4x stratejilere rastlıyoruz. (Pax nova ve Enemy at the gates’i bunlara örnek olarak verebiliriz)

Fakat bağımsız yapımların yanında bir de dağıtımcısı,geniş geliştirici kadrosu ve reklam bütçesi olan 4x stratejiler gerçeği var. Bu oyun kümesini de ekseriyetle yıllardır devam eden oyun serileri(  Civ serileri) ve arkasını sağlam dağıtımcıya dayamış yapımlar (Endless Legend, Master of Orion) oluşturmakta.

Bu 4x ifadesinin yanına “bilimkurgu” titrini eklediğimizdeyse, elimizdeki seçkinin çok ciddi bir kısmını koruyoruz. Zira 4x straatejinin en çok iş yaptığı alanlardan biri bilimkurgu. Fakat mesele bu oyunların bilinirliğine/görünürlüğüne geldiğinde, nedense, devasa bütçeli grand stratejilerin arasında ezildiklerine şahit oluyoruz. Misal vermek gerekirse piyasada hala aktif olarak güncelleme alan Endless Space 2, Galactic Civilizations 3, Pax Nova, Hades’ Star gib pek çok oyun varken, Paradox’un iç yapımı olan sandbox grand strategy Stellaris bu oyunların hepsinin toplamından 10 kat daha fazla ouuncu tarafından oynanmakta.

Neden, niçün? Çünkü yeni medya, big data filan derken bilimkurgu oyunlarıyla ilgilenen her oyuncunun karşısına en az bir kez Stellaris reklamı çıkıyor, izlediğiniz kara delik videosunun arkasından önerilen olarak Stellarisin en son videosu peydahlanıyor veyahut dijital oyun mağazalarının en ön sayfaları hep Stellarise ayrılmış oluyor.

Böyle olunca, ortada devasa bir 4x strateji külliyatı olmasına rağmen, maalesef bu arkadaşların yüzüne bakan olmuyor ve bilim kurgu cephesinde 4x strateji grand stratejiye kurban edilmiş oluyor.

Bugün ellerimizin arasında olan Age of Wonders: Planetfall ise 4x bilimkurgu stratejilerinin bu makus talihini bozmaya en yakın aday. Çünkü kendisi direkt olarak düşman federasyon Paradox tarafından dağıtılmakta.

Stellarise nasıl bilendiysem artık 😀

Age of Wunderbar

Age of Wonders III’ü hatırlarsınız. Triumph stüdyolarının, Age of Wonders’ın sessizliğe gömülmesinden uzun yıllar sonra, Age of Wonders serisini canlandırma teşebbüsüdür kendileri. Haklarını teslim etmek gerek ki, Triumph bu konuda oldukça başarılı da olmuştur.

Age of Wonders  3’ün çıkışından 5 sene ileriye gidip günümüze baktığımızdaysa Tirumph stüdyolarının Age of Wonders serisine yeni bir rota çizmeye çalıştığına şahit oluyoruz.

Planetfall ile çizdikleri bu rota ile Age of Wonders serisini tamamıyla “4x” dünyasına sokmaya niyetlenen Triumph bu konuda ne kadar başarılı olabilmiş, gelin bir bakalım.

Sci-fi mı, say fay mı?

Age of Wonders: Planetfall, Age of Wonders serisinin şimdiye kadar ki yapısının aksine, bir bilimkurgu evreninde geçmekte. Bu geliştirici stüdyo için oldukça radikal bir karar. Fakat Age of Wonders 3’ün hala ciddi sayıda insan tarafından oynandığını, modlarla desteklendiğini ve çok oyunculu turnuvalarının düzenlendiğini göz önünde bulundurursak; bu tarz kendine ciddi topluluk oluşturmuş olan bir yapımın üzerine “Age of Wonders 4” getirme riskine girmek istememiş olmalarını da anlayışla karşılamak gerekir elbette.

Peki bütün bu yeni  “fantastik” Age of Wonders gelmemesi olayını kenara koyduğumuzda, Age of Wonders: Planetfall gerçekten bir devam oyunu değil de ara oyun mu?

O noktada suyun biraz bulandığını belirtmem gerek.

Age of Wonders serisine şimdiye kadar ciddi miktarda zaman ayırmış ve Age of Wonders 3’ü de hatırı sayılır miktarda oynamış birisi olarak şunu belirtmem gerek: Age of Wonders: Planetfall tam olarak yepyeni bir tecrübe değil.

Doğru, oyun binlerce yıl ötede geçiyor, envai çeşit uzaylı ırkı barındırıyor ve zahiren Age of Wonders’ın şimdiye kadar piyasaya çıkan oyunlarıyla hiçbir bağlantısı yok.

İşin arka planı ise öyle değil sevgili okur.

Mukayeseli bilimkurgu

Age of Wonders 3’ü daha bir iki ay evvel  tekrardan yükleyip oynamış  birisi olarak, Age of Wonders: Planetfall’ın başında geçirdiğim saatler boyunca, karşısında şaşkınlığımı gizleyemediğim pek çok benzerlikle karşılaştım.

Benzerlik derken bana şu şekilde sitem edecek insanlar olabilir “yav arkadaşım, aynı geliştirici, aynı oyun motoru, aynı evren sayılır, olur tabii o kadar”

Fakat Age of Wonders: Planetfall’daki taktiksel savaş saldırılarından (Age of Wonders 3’teki büyüler) bazılarının birebir olarak Age of Wonders 3’teki savaş büyüleri ile aynı animasyonlara ve aynı işleve sahip olması, aradaki olayın benzerlikten ziyade “birazcıcık” da olsa tembelliğe kaydığına dair kafamda fikirler oluşmasına sebebiyet veriyor.

Ayrıca oynanış yapısının, kaynak isimleri gibi detayları kenara bırakırsak, Age of Wonders 3 ile %70-80 oranında aynı olması ve işin bilimkurgu kısmının sadece lazer silahları, 3-5 civ cuv efekti ve klişe bilimkurgu senaryolarından ibaret olması da bu kanımı güçlendirmekte.

Velhasılı Age of Wonders: Planetfall kendi başına bir oyundan ziyade Age of Wonders 3’ün bilimkurgu kaftanı giydirilmiş hali gibi durmakta.

Peki, nev’i şahsına münhasır bir yapım olmasa dahi, bu oyun güzel olamaz mı? Olabilir. İlk bakışta gözümden kaçmış ve kendine özgü diyebileceğimiz iki-üç özelliği ortaya çıkabilir mi? Çıkabilir.

Gezegenden gezegene, oyundan oyuna fark var

Age of Wonders: Planetfall bizleri 6 temel ırk ve 5 adet minör fraksiyonla karşılıyor. Oyunda seçebileceğiniz ırklar sırasıyla: Vanguard, Syndicate, Dvar, Assembly, Amazon ve Kir’ko olarak belirlenmiş durumda.

Bunların her biri kendine ait birimlere, binalara ve oynanış yapısına sahipler. Bunun yanında her bir ırk, beşeri ve askeri olmak üzere iki ayrı alanda gelişebileceğiniz teknoloji ağacı ile gelmekte.

Vanguard’ın askeri teknoloji ağacı onların daha gelişmiş makine birimlerine sahip olmasını sağlarken, Amazonların askeri teknoloji ağacı onlara daha iri canlı bineklere binen ve daha kudretli insansı birimler kazandırıyor.

Bunların yanında bir de “gizli teknoloji” dediğimiz bir olay var. Bu aslında Age of Wonders 3’teki Theocrat, Warlord, Dreadnought gibi sınıf sistemlerinin yerini almış bir olay.

Bu gizli teknoloji, seçiminize yahut hikaye modunda oyunun size hangisini verdiğine göre, oynanış yapınızı ciddi manada etkileyebilen bir etmen.

Secret Technology dediğimiz herze, size oldukça kuvvetli ek üniteler, modlar ve operasyonlar (Age of Wonders 3’teki dünya büyüleri) sağlayabiliyor.

Modlar ve dahası

Modlar dedik değil mi? Age of Wonders: Planetfall’u AOW3’ten ayıran ciddi bir detay olarak karşımıza modlar çıkıyor. Mod sistemi, ana karakterimizden, kahramanlarımıza ve birimlerimize kadar emrimizdeki ordunun her bir kademesine eklemeler yapmamıza olanak sağlayan bir sistem.

Örnek bir savaş senaryosu oluşturalım. Sizin kontrolünüzde Vanguard var, rakibiniz Kir’ko. 6 üniteye 6 ünite bir muharabeye gireceksiniz. Muharebe alanınız bolca sipere sahip, dar koridorlu bir orman. Kir’kolar yakın dövüşte inanılmaz hasar vurabilen ve (belli üniteler) her tur can doldurabilen canlılar. Siz ise ormanın o nemli havasında zırhları içerisinde pişen Vanguard askerlerine sahipsiniz.

Eğer bu mücadeleye girişmeden evvel bütün askerlerinizi, et ve kemikten düşmanlara ekstra hasar veren yakıcı lazer şarjörleri ile modlamayı akıl ettiyseniz, savaşın seyrini değiştirecek bir adım atmışsınız demektir. Hele hele birliklerinize biolojik saldırılara karşı daha dayanıklı olmalarını sağlayacak zırhlar eklemiş ve komutanınıza da ordularına direnç sağlayan modlar vermişseniz, Kir’koların helvasını şimdiden karabiliriz demektir.

İşte modlar bu sebepten önemli. Birimlerinizin zayıflıklarının üstesinden gelmek ve düşmanınızın türüne karşı avantaj sağlayabilmek adına, kahramanlardan piyadelere, bütün ünitelerinizi düzgün modlamalısınız.

Modları ise elbette teknolojik gelişmelerden elde ediyorsunuz. Muhtelif teknolojik gelişmeler, yanında diğer pasif ve aktif beceriler ile, modlara erişiminizi sağlıyor.

Modlar haricinde ana kumandanınız ve kahramanlarınızı daha da güçlendirebileceğiniz 2 ayrı “artifact” slotu bulunmakta.

Age of Wonders 3’te envai çeşit eşyaya sahip olabilen ve çeşit çeşit kombinasyonlar ortaya çıkarmanızı sağlayan bu artifact sistemi maalesef Planetfall ile baya kırpılmış durumda.

Bu iki slottan biri ana silahınız yahut silahlı bineğiniz, diğeri ise yan silahınız yahut faydalı araçlara ayrılmış durumda.

Silahları ve faydalı artifactları araştırmalarla açabildiğiniz gibi, aynı zamanda haritanın farklı noktalarında bulabileceğiniz hazineler ve zindan nevi sadece tek bir ordunun girebildiği alanlardan da edinebiliyorsunuz.

Savaş sistemi

Age of Wonders: Planetfall savaş sistemi olarak Age of Wonders 3’ü temel alan bir yapıya sahip. 4 ayrı seviyede üretebildiğimiz ünitelerimiz mevcut. Birimin seviyesi kaç olursa olsun, herhangi bir ordu en fazla 6 üniteden (kumandan dahil) oluşabiliyor. Bu 6 üniteden oluşan ordular herhangi bir düşmanı birden fazla açıdan dirsek temasına alırsa, ona birlikte saldırabiliyorlar. Düşman ordusu da aynını size yapabiliyor. Eğer iki taraf da adımlarını dikkatli atarsa 18 üniteye 18 ünite şeklinde muharebeler kaçınılmaz olabiliyor.

Age of Wonders: Planetfall’da savaşlar manuel yahut otomatik yapılabiliyor. Oyunun çok fazla savaşa girmenizi gerektiren bir yapısı olduğu için, sizden görece zayıf olan ordulara karşı otomatik mücadele yapmak zamandan ciddi oranda tasarruf yapmanıza olanak sağlıyor. Öte yandan ordu güçleriniz birbirine yakınsa, eşitse, yahut düşman sizden bir-iki tırnak güçlüyse, o vakit olay sizin taktik becerilerinize kalıyor.

Ordular arasındaki kuvvet farkını ve savaşın istatiksel kazanım ihtimalini oyun size savaşa girmeden evvel bildirmekte.

Savaşı manuel bir şekilde yürütmeye karar verdiğiniz takdirde sizleri taktiksel bir arayüz, altıgenlerden oluşan kimi zaman binalar barındıran, kimi zaman düz arazilerde geçen, kimi zamansa antik uzaylı tapınaklarına yolunuzu düşüren bir harita ve sıra tabanlı bir oynanış karşılıyor.

Age of Wonders 3’ün aksine, Planetfall oynanış yapısı olarak ciddi oranda Xcom serisini andırıyor. Bu ise Planetfall’daki birimlerin çok ciddi bir kısmının menzilli birimler olması ve oyunun objeler arkasına birimleri konumlandırma sisteminin AOW3’ten çok daha detaylı olmasından kaynaklanıyor. Xcom vari bir oynanışla ünitelerinizi konumlandırıyor ve tabiri caize menzilli silahlara sahip ordular ile altıgenlerden oluşan bir haritada satranç oynuyorsunuz.

Age of Wonders: Planetfall’un en beğendiğim ve en “olmuş” dediğim kısmının savaşlar olduğunu belirtmeliyim. Triumph savaş mekanikleri ve oynanışı hususunda oyuncuların Age of Wonders 3’te beğenmediği, beğenmediğini belirttiği her bir noktayı ince ince eleyerek Planetfall’da muazzam lezzetli bir savaş tecrübesi ortaya koymuş.

Çok da say fay olmayan bir hikaye

Mesele Age of Wonders: Planetfall’un hikayesine geldiğinde ise…

Yani merak uyandırıcı olduğunu ve oyundaki farklı ırkları kontrol ettiğimiz 14 bölümlük kumpanyanın heyecanlı bir macera sunduğunu belirtebilirim. Fakat hikayenin gücü, etkileyiciliği, bölümler içerisinde aldığımız görevlerin diyalogları inanılmaz derecede vasat. Age of Wonders 3’te bu hususta muazzam bir iş çıkarmıyordu, fakat takip etmesi daha kolay, görevleri akla mantığa daha uygun bir oyundu.

Age of Wonders 3’ün kumpanyasını oynarken hiçbir zaman durup da “ben bu görevi neden yaptım lan” dediğimi hatırlamıyorum.

Öte yandan Planetfall’da, bakın devasa bir bilimkurgu evreninde geçiyor bu oyun, haritada kumandan yardımcımızın aile madalyonunu aramak gibi bir görev ile karşılaşıyorum. Ne demek istediğimi anlamışsınızdır herhalde. Age of Wonders: Planetfall’dan iyi yazılmış bir hikaye ve inanılmaz bir senaryo beklemeyin. Oyun bol aksiyonlu ve arada sürprizlere gebe bir hikayeyle karşınıza çıkacak.

Planetfall’un görsel ve işitsel yönü

Yavaş yavaş incelemenin son demlerine gelirken, oyunun estetik yönünden bahsetmesem olmaz.

Age of Wonders: Planetfall, harita, karakter, bölüm, birim, arayüz tasarımı olarak inanılmaz güzel bir işçiliğe sahip. Görseller belki 2019 yılı standartlarında değil fakat kullanılan renk paleti ve çizgi film ile gerçek arasına sıkışmış karakter tasarımları ile oyun bakmaktan lezzet alacağınız bir görsel sunum sergiliyor.

Ayrıca görsellerin inanılmaz gerçekçi olmaması sistem gereksinimlerinin de görece düşük olmasına imkan sağlıyor. Oyunun mağaza sayfasında bulabileceğiniz “önerilen” sistem gereksinimleri ile oyunu 1080p Ultra görsellik ayarlarından rahatlıkla oynayabiliyorsunuz (18’e 18 gibi mücadelelerde bazen düşüşler olabilir elbette)

Ses departmanına geçtiğimiz vakit ise; nicelik olarak az ama nitelik olarak çok başarılı olduğunu söylemeliyim. Ayrıca oyunun genel ambiyans ve ses tasarımını, aynı görsel tasarımında olduğu gibi, oldukça beğendiğimi söylemem gerek. Sesler hususunda tek eksik olarak, oyundaki seslendirmelerin bir kısmının cidden başarısız olmasından bahsedebilirim sanırım. Hele Jack Gelder’ın seslendirmesi ve diyalogları cidden kulakları tırmalar nitelikte.

İniş gerçekleşti, bravo lider Vanguard komutanına sesleniyor

Age of Wonders: Planetfall, tam olarak yeni bir Age of Wonders tecrübesi diyemeyeceğimiz bir oyun.

Hatta Age of Wonders 3’ün eksik yönlerinin geliştirip bilimkurgu sosuna bandırılarak karşımıza sunulmuş hali dahi diyebiliriz Planetfall için.

Peki bu söylediklerim Planetfall’u kötü bir 4x strateji mi yapıyor, kesinlikle hayır.

4x’in “exploit ve exterminate” kısımlarına ağırlık veren, bilimkurgu temasına sahip, Xcom vari ve taş gibi bir oynanış sunan, görsel ve işitsel yönden doyurucu bir yapımın tadına bakmak istiyorsanız, Age of Wonders: Planetfall bulabileceğiniz bütün dijital mağazalarda sizleri bekliyor.

Fakat, ben Age of Wonders 3’ü istifra edene kadar oynadım, yine sıra tabanlı ama yepyeni bir tecrübe arıyoum diyorsanız, o zaman sizlere biraz daha aramanızı tavsiye etmek durumunda kalacağım.