Marvel’s Avengers İnceleme

Marvel’s Avengers İnceleme

Özlediğimiz Yenilmezler ekibi tekrardan sahalara geri dönüyor. Ama alıştığımızdan biraz daha farklı bir şekilde.

Stan Lee muhtemelen yıllar önce Avengers (Yenilmezler) ekibinin bazı karakterlerini yaratırken, olayın bir gün bu noktalara geleceğini tahmin etmemişti. Köhne bir odada, birkaç parça kağıt üzerine aktarılan o çizim ve fikirler, artık günümüz popüler kültürünün en önemli eğlence unsurlarından biri. Milyonlar satan çizgi romanlar, milyonlarca defa izlenen ve milyarlarca dolar kazanan filmler ve daha fazlası. Peki bir video oyun? Marvel oyunlarının şimdiye kadar gerçekleştiremediği patlamayı (Spider-Man 2018 hariç), Marvel’s Avengers yapabilir mi?

Marvel’s Avengers ilk duyurulduğu günden bu yana büyük bir heyecan dalgası, beraberinde de şüphe ile akıllarda yer etmişti. Crystal Dynamics ve Eidos Montréal tarafından geliştirilen yapımın beklentileri ne kadar karşılayacağı konusunda pek çok farklı görüş mevcuttu. Kimi kesim oyuna olan inancını korurken kimileri bunu bir beyaz perde fırsatçılığı olarak görüyor, kimileri de mevcut stüdyoların böylesine bir oyunu geliştirecek kalibrede olmadığını düşünüyordu. Fakat şimdi tüm bu tartışmalardan biraz olsun uzaklaşma zamanı geldi. Zira oyun artık her şeyiyle (!) karşımızda!

Marvel’s Avengers’ın hikayesine Kamala Khan isimli bir kız eşliğinde başlangıç yapıyoruz. Kamala, Avengers için düzenlenen hikaye yazma yarışmasında final etabına kalıp Avengers üssünü ziyaret etmeye hak kazanıyor. Babası Yusuf’la birlikte üsse giden Kamala, burada düzenlenen ufak süper kahraman oyunlarını oynayıp çizgi romanlar toplayabiliyor. Hatta ve hatta ekibin kimi üyeleriyle tanışıp konuşma imkanı bile bulabiliyor. Ancak elbette Avengers ekibinin olduğu yerde mutlaka ters gidecek bir şeyler de olması gerekiyor.

Avengers ekibi sahnede yarışma hakkında konuşma yaparken, ekibin zengin züppesi (biraz da yakışıklısı) Tony Stark’ı afilli bir giriş yaparken görüyoruz. Sonrasında ise birden ünlü Golden Gate Köprüsü’nden patlama sesleri duyuluyor. Zaten bir Hollywood yapımı izlerken iki şeyi kesinkes aklınızda bulundurmanız gerek. Birincisi; Sean Bean bir filmde oynuyorsa mutlaka ölür. İkincisi; Golden Gate bir filmde görünüyorsa mutlaka havaya uçar. Her neyse, köprünün hava uçmasıyla birlikte Avengers ekibimizi doğal olarak yarışmayı bir yana bırakıp olaya müdahale ederken görüyoruz.

Hikaye hakkında çok detay vererek heyecan kaçırmak istemiyorum, ancak kısaca aktarmak gerekirse patlamadan Avengers ekibi sorumlu tutuluyor. Hatta bunun da ötesinde, Dr. Bruce Banner’ı suçlamaları bir nevi kabul ederken görüyoruz. Bu olayın ardından Avengers ekibi dağılıyor, ortaya çıkan güven boşluğunu doldurmak içinse Advanced Idea Mechanics (AIM) ortaya çıkıyor. AIM’in başında ise Avengers’a hiç yabancı olmayan bir bilim insanı Dr. Carleton bulunuyor.

Zamanla gücünü pekiştiren AIM, patlamadan etkilenenleri tedavi etmek amacıyla çıktığı yolda bir dünya gücü haline geliyor. Onlara karşı koyacak bir Avengers olmaması da güç yozlaşmasını tamamen serbest bırakıyor. Hatta bir süre sonra iş öyle bir noktaya geliyor ki, Kamala Khan’ın yaptığı bir keşif AIM hakkında çok önemli bir şeyi açığa çıkarıyor. Bunun sonucunda Kamala AIM’in hedefi haline geliyor. Elbette ki karakterimiz kendini ve dünyayı tek başına kurtaracak çapta değil. O  yüzden tarih bir kez daha tekerrür ediyor ve “Avengers, assemble!” diyoruz.

Marvel’s Avengers hikayesi bence tarafsız olarak yaklaştığınız zaman gayet keyifli şeyler sunuyor. Beklentilerinizi çizgi roman ve filmlerin yoğun etkisinden çıkarak dizginlediğiniz takdirde, ortada başarılı bir hikaye olduğunu görüyorsunuz. Gelişen olaylar, ters köşeler, Marvel’ın klasik tatlı sert mizacı, Kamala Khan’a (Ms. Marvel) ilaveten Iron Man, Thor, Captain America, Hulk ve Black Widow gibi karakterlerle oynama imkanı bulmak ve hikayelerine tanık olmak fazlasıyla hoş. İyi kötü hikayesinin ana hatları da genel anlamda kotarılmış. Orijinal bir hikaye için ben gayet doyurucu buldum.

10 saat civarı süren ana hikayeye ilaveten çeşitli yan görevler de bizleri bekliyor. Karakterler için tasarlanan görev zincirleri sayesinde karakteri daha yakından tanıma ve ona ait oynanışı daha detaylı tecrübe etme fırsatı buluyorsunuz. Buna ilaveten SHIELD ekibine destek olma amaçlı kaynak madde görevleri ve HARM talimleri de gene mevcut. Tek kişilik hikaye bölümünün sunduklarının gayet dengeli ve yeterli olduğunu düşünüyorum. Marvel’s Avengers’ın ön plana çıkan (daha doğrusu çıkması gereken) tarafı zaten çok oyunculu içeriği.

Öncelikle multiplayer moduna geçmeden önce size katı bir şekilde tek kişilik hikayeyi bitirmeniz tavsiye ediliyor. Zira multiplayer modunda, tek kişilik bölüme ait fazlasıyla spoiler mevcut. Dolayısıyla oyunu oynarken bunu göz önünde bulundurmanızı öneriyorum. Multiplayer kısmında gene Avengers ekibi beraberinde dünyadaki kötülüklere göğüs germeye çalışıyorsunuz. Bunu yaparken de dört kişiye kadar çıkabilen bir ekip oluşturabiliyorsunuz. Bazı görevlerde sınırlar olsa da Avengers ekibinden istediğiniz karakteri seçerek bu görevlere katılabiliyorsunuz.

Marvel’s Avengers’ın multiplayer tarafı fazlasıyla vaat edici olsa da bence şu an için ne yazık ki çabuk tekrara düşüyor. Bunu da görev vs. içeriklerin yeterli bolluk ve çeşitlilikte olmasına yoruyorum. Ancak oyun için sözü verilen devamlı (ve ücretsiz) genişletmeler, bu kısır döngüyü muhtemelen kıracaktır.  Şu haliyle bile eğlenceli zaten, dediğim tekrar durumu birkaç saatin ardından yavaş yavaş kendini hissettiriyor. Tabi multiplayer ileride genişlerken umuyorum pay-to-win bir yapıya da bürünmez, bunu belirtmeden geçmek istemem. Şu an sadece kozmetik tabanlı şeyler için gerçek para harcıyoruz, umarım böyle de kalır.

Hem tek oyunculu hem de çok oyunculu bölümü kısaca tanıttıktan sonra yavaş yavaş oynanış detaylarına geçiş yapabiliriz. Her karakterimiz için farklı bir oynanış tasarlanmış durumda, ki bu zaten şaşılacak bir şey değil. Ama şaşırılacak şey her karakterin gerçek anlamda bir karakter olarak oynanışa dökülmesi. Hulk ile agresifliğin tavan yaptığı saldırılar gerçekleştirme, Iron Man ile Mark’ın imkanlarından faydalanma, Thor’un Mjolnir’ini tek bir tuşla kendimize çekme, Captain America’nın o ünlü kalkanını kullanma ve daha fazlası. Tüm bunlar size gayet tatmin edici bir oynanış eşliğinde sunuluyor. Tabi bazı eksikler de yok değil.

Öncelikle her karakterin oynanışından memnun olmama rağmen, özellikle Hulk karakterindeki vuruş hissiyatını çok yetersiz bulduğumu söylemeliyim. Buradaki birinci eksik animasyonlarda. Hulk ve hedefimizdeki düşmanın animasyonları bir araya geldiğince ortaya çıkan tablo bence ideal olmaktan uzak. İkinci sebep ise buradaki seslerde. Vuruş sesinin daha tok ve baskın bir tonda olmasını tercih ederdim. Bunun dışında Black Widow’un oynanışı gene iyi olsa da diğer karakterlere göre biraz daha yalın kalmış. Tabi bunda Natasha ablamızın tarzının da biraz payı yok değil.

Oynanış anlamındaki tuş atamaları karakterlere göre farklılıklar içerse de temeli aynı. Hafif saldırı, ağır saldırı ve özel yetenekler üçgeninde gelişiyor. Tabi çeşitli kombolar yapmanız da mümkün ancak ben kombo sistemini pek de hoş bulmadım diyebiliriz, zira yok gibi. Tuşları birbirleriyle kombinleyebiliyorsunuz ancak bunlar herhangi bir kombo sisteminde gerçekleşmiyor. Yani kombo tabanlı dövüş oyunları hastası iseniz bir miktar hayal kırıklığı sizi bekliyor diyebilirim.

Marvel’s Avengers’da her ne kadar süper kahramanları da yönetsek, bu kahramanlar da geliştirmelere ihtiyaç duyuyor. İşte tam bu noktada da yetenek ağacı devreye giriyor. Hem tek oyunculu hem de çok oyunculu kısımda, karakterinizi geliştirebilmeniz için detaylı bir yetenek ağacı mevcut. Buradan karakterinize yeni özellikler açabilir ve güçlendirmeler yapabilirsiniz. Ancak hikaye tarafında karakter gelişiminin öyle aşırı bir önem arz ettiğini söyleyemem. Eksik olmasın diye bulunuyor desem yeridir. Ancak multiplayer kısmında durum farklı, zira karakter geliştirmeleri ilerlemeniz için büyük bir önem arz ediyor.

Dediğim durum yüzünden hikaye ilerleyişinizde muhtemelen yetenek ağacıyla pek içli dışlı olmayacaksınız. Hatta ben hikaye modunu bitirdiğimde sadece birkaç karakter için birkaç geliştirme slotunu kullanmaktan öteye gitmemiştim. Ancak multiplayer tarafında ilk gerçekleştirdiğiniz görevlerde bile karakter gelişiminin önemini sert şekilde hissediyorsunuz. Sizden güçlü takım arkadaşlarınız düşmanları birer birer keserken, yeni başlayan siz ufak hasarlar vermekten öteye pek gidemiyorsunuz.

Dövüş sistemi detaylı görünen bir detaysızlık silsilesi desem pek de yanlış olmayacaktır. Çoğu kez çok uğraşmadan tuşlara gelişi-güzel basarak bile dövüşlerden alnınızın akıyla çıkabiliyorsunuz. Yani her şeyi kompleks bir hale getirmenize gerek yok. Çoğu boss savaşı da orta karar bir ilerleyiş ile sürüp gidiyor. Yani ne fazla zorlanıyorsunuz, ne de işin içinden kolaylıkla sıyrılıyorsunuz. Aslında bu fena bir formül olmasa da kaotik oyuncular için işlerin bu kadar kolay yürüyor olması bir nebze sinir bozucu olabilir. Tabi zorluk seviyesini artırarak bu durumu biraz olsun tolere edilecek noktalara getirebilirsiniz.

Marvel’s Avengers oynanış açısından tamamen loot üzerine kurulu bir oyun. Hem hikaye hem de multiplayer tarafında, yaptığınız her görev sırasında ortada kırıp dökebileceğiniz pek çok loot imkanı bulunuyor. Bu lootlar sayesinde yukarıda belirttiğimiz karakter geliştirmelerini ve Boost isimli güçlendirmeleri yapmanız mümkün. Burada tezat oluşturan garip bir nokta var. Loot olarak topladığınız bazı eşyalar kozmetik birer unsur gibi gözükse de karakteriniz üzerinde hiçbir görüntü değişikliği yaratmıyor, sadece güçlendirmeleri gerçekleştiriyor. Yani karakterinizin görünümü sadece oyun içerisinde bulunan farklı kıyafetlere kalmış durumda. Ki çeşitlilik açısından bu kıyafetler bence yeterli bir seviyede, bunu da ufak bir not olarak belirtelim.

Peki bu loot mantığı Marvel’s Avengers’ın yararına mı, yoksa zararına mı? Bence büyük oranda zararına. Zira yapılmak istenen loot sisteminin içi ne yazık ki güzel şekilde doldurulmamış. Oyunun her bir tarafı loot kaynamasına rağmen, özellikle hikayede bu loot eşyalarının hiçbir işe yaramadığını fark etmeniz uzun sürmüyor. Ki zaten oyun sırasında sürekli olarak loot yüzünden “envanteriniz doldu” uyarısı almanız da ayrı bir sıkıntı. Yani kısacası büyük umutlar bağladığım loot sistemi benim gözümde hayal kırıklığı olarak yer ediyor.

Aslında oynanış tarafında yazmak istediğim pek çok konu başlığı daha vardı ancak “överim” diye çıktığım yolda oyunu bu kadar çok yermem beni bile hayretler içerisinde bıraktı. Şansımızı biraz da teknik tarafta deneyelim. Öncelikle Marvel’s Avengers’ın teknik tarafında ne olursa olsun özenli bir işçilik çıkarıldığına şahit oluyoruz. Karakter ve çevre tasarımları dahil olmak üzere görsellik genel olarak gayet güzel bir seviyede. Ki emektar PlayStation 4’üm bu durumdan fazla memnun olmayacak ki deneyimim sırasında feryatlar ata ata çalıştı. Ee, boşuna yeni nesle geçmiyoruz zaten, değil mi? Umuyorum geçebiliriz, o fiyatlar cebi değil, direk pantolonu yakacak gibi.

Gel gelelim her şey öyle güllük gülistanlık değil. Öncelikle oyunda garip şekilde fazla bug bulunuyor ve görsel tarafta da bunu hissediyorsunuz. İlk gün yaması durumu büyük oranda toparlasa da halen hissediliyor. Oynanış sırasında görünmeyen karakterler, uçmaya başlayan düşmanlar gibi pek çok absürt senaryoyu gerçekleşirken görüyoruz. Ayriyeten kamera açıları bazı anlarda oldukça saçma hallere giriyor. Ancak tesellimiz performans tarafında herhangi bir sıkıntı olmaması. Orada da patlasaydı Marvel’s Avengers bu sefer gerçekten bir fiyasko olarak anılabilirdi.

Oyunun işitsel tarafında da gene iyi bir deneyim sunuluyor. Zaten Avengers ekibini seslendiren isimler arasında Troy Baker, Nolan North, Jeff Schine ve Laura Bailey gibi ünlüler de yer alıyor. Buna ilaveten epik müziklerimiz de aradığımız o coşku ve yeri geldiğinde girmesi gereken duygusallığı layığıyla aşılıyor. Özellikle bir Thor hayranı olarak İskandinav ezgileri içeren God of Thunder ve Every Hero Has to Start Somewhere parçaları beni fazlasıyla etkiledi. Burada en büyük alkış elbette ki bestekar Bobby Tahouri’ye gidiyor.

Marvel’s Avengers inceleme içerisinde bol bol yermeme rağmen kesinlikle eğlenceli ve bir şeyleri başarmış bir yapım. Dahası; daha pek çok şey başaracak bir yapım. GaaS yani Game as a Service mantığıyla geliştirilen oyun zaman içerisinde pek çok farklı içerik paketleri ile güncellenecek. Bu paketler oyuna yeni karakterler, yeni mekanlar, görevler ve kozmetik eşyalar ekleyecek. Özellikle Hawkeye ve Spider-Man karakterlerinin çıkış yapacağı daha önce de belirtilmişti. Marvel evrenine ait pek çok güzel içerik multiplayer tarafını daha cazip hale getirecektir. Yeter ki yukarıda yazdığımız sorunlara da el atılsın ve pay-to-win mantığından uzak durulsun.

Marvel’s Avengers aslında büyük oranda beklentilerim doğrultusunda bir tat bıraktı bende. Çok çok üst düzey olmayacak, ama eğlenceli içerikleriyle keyifli bir deneyim sunacak bir yapım bekliyordum, öyle de oldu. İnteraktif bir çizgi roman tadındaki hikayesi, farklı karakterleri genel anlamda eğlenceli bir oynanışla sunması ve gelecek vaat eden multiplayer modu oyunun artıları. Ancak başarısız loot sistemi, tekrara düşen görevler, teknik taraftaki hatalar ve oynanışın bazı yerlerde özensiz kalması gibi noktaları gözardı etmemek gerek. Avengers ekibini özlediyseniz ve vurdulu kırdılı bir eğlence arıyorsanız, bir şans vermeyi deneyebilirsiniz. Umuyorum ki gelecek, oyun için umduğumuz o güzel günleri bize getirir.

İçeriği sosyal medya hesaplarınızda paylaşabilirsiniz:
Genel Ortalama 68

Özlediğimiz Yenilmezler ekibi tekrardan sahalara geri dönüyor. Ama alıştığımızdan biraz daha farklı bir şekilde. Stan Lee muhtemelen yıllar önce Avengers (Yenilmezler) ekibinin bazı karakterlerini yaratırken, olayın bir gün bu noktalara geleceğini tahmin etmemişti. Köhne bir odada, birkaç parça kağıt üzerine aktarılan o çizim ve fikirler, artık günümüz popüler kültürünün en önemli eğlence unsurlarından biri. Milyonlar ..

İçeriği sosyal medya hesaplarınızda paylaşabilirsiniz:
Sonuç OFD: 68.0% 68 İyi
60 - 69 88 70
İnteraktif bir çizgi roman tadındaki hikayesi, farklı karakterleri genel anlamda eğlenceli bir oynanışla sunması ve gelecek vaat eden multiplayer modu oyunun artıları. Ancak başarısız loot sistemi, tekrara düşen görevler, teknik taraftaki hatalar ve oynanışın bazı noktalarda özensiz kalması gibi noktaları gözardı etmemek gerek. Avengers ekibini özlediyseniz ve vurdulu kırdılı bir eğlence arıyorsanız, bir şans vermeyi deneyebilirsiniz.

Oyunu temin etmemize yardımcı olan CD Media Türkiye'ye teşekkür ederiz.

Bu haberle alakalı ya da farklı konularda yorum yapmak, kendiniz gibi okurlarla konuşmak isterseniz, forumumuz tam size göre. Buraya tıklayarak foruma erişin

Benzer Yazılar

Uncharted: Hırsızlar Mirası Koleksiyonu İnceleme PC

Uncharted: Hırsızlar Mirası Koleksiyonu İnceleme PC


OFD: 90.0%

Uncharted: Hırsızlar Mirası Koleksiyonu İnceleme PC

OFD: 90.0%

Bir Hırsızın Sonu! Aksiyonu üst seviyede, Nathan Drake ve yeni macerası artık PC’de! Sony, son dönemlerde exclusive oyunları bilgisayar tarafına getirerek bence çok büyük bir iş başarıyor. Özellikle Uncharted gibi bir serinin daha önce hiç konsol eline almamış oyuncular tarafından...

Marvel’s Spider-Man Remastered İnceleme

Marvel's Spider-Man Remastered İnceleme


OFD: 90.0%

Marvel's Spider-Man Remastered İnceleme

OFD: 90.0%

Büyük güç büyük sorumluluk getirir! Nereden ve nasıl başlasam bilmiyorum bu yazıya. Spider-Man barındıran eşsiz bir açık dünya oyunu mu olduğunu vurgulasam, yoksa birbirinden dolu Marvel karakterleri ile harika bir maceraya tanıklık ettiğimi mi. Spider-Man Remastered, Sony tarafından...

Twelve Minutes – İnceleme

Twelve Minutes - İnceleme


Twelve Minutes - İnceleme

Usta seslendirmen kadrosu, hayallerinin peşinden gitmiş ünlü bir yönetmen, yıllar süren geliştirme süreci, ilgi çekici ve riskli bir konu. Gelin birlikte Luís António'nun hayallerini süsleyen Macera oyunu Twelve Minutes hakkında uzun uzun konuşalım. Zaman döngüsünde sıkışmak, belirli bir...

Yorum Bırak