eFootball Pro Evolution Soccer 2020 İnceleme

Bu sefer yepyeni bir isimle birlikte çıkışını gerçekleştiren PES 2020 beklentileri karşılayabiliyor mu?

PES 2013 ile bir dönemi kasıp kavuran, PlayStation kafelerin vazgeçilmezi haline gelen PES serisi 2013’ün ardından büyük bir düşüşe geçmişti. FIFA ile olan rekabette ağır yaralar alınınca Konami bir değişim rüzgarı estirmeye karar verdi. Çıkan her yeni oyunda çeşitli değişikliklere gidildi ancak hiçbiri çare olmadı. Geçtiğimiz sene bizlerin de mercek altına aldığı PES 2019 ise pek çok doğruyu bir araya getiren bir yapım olarak akıllarda yer etmişti. Şimdi ise karşımızda yepyeni bir isim ile PES 2020 yer alıyor!

PES’in yıllar içerisinde FIFA’nın gerisine düşmesinde pek çok etken rol alıyor. Ancak FIFA’nın en çok sivrilmesini sağlayan şeylerden biri hiç şüphesiz gerçekçiliği eğlence ile harmanlayan oynanış sistemi idi. FIFA bu iki dinamik arasında kararlı bir denge hali almışken PES serisi bir o yana bir bu yana koşturur vaziyette idi. Benim görüşümce PES 2019 ile de Konami bu ikili sistemde güzel bir denge oluşturmuştu. PES 2020’nin yapması gereken ise oynanıştaki pürüzleri giderip iyi bir içerik sunumu ile bunu harmanlamaktı. Peki başarılı olunmuş mu?

Bir FIFA oyuncusu olarak her PES oynadığımda bir alışma sürecinden geçmem gerekiyor. Geçtiğimiz seneki oyunu fazlasıyla oynamış ve sevmiş olsam da PES 2020’ye ilk girdiğimde bir afallama sürecini atlatmam gerekti. Zira bu seneki oyun geçmişi temel alsa da pek çok yenilik ile bambaşka bir sistem oluşturuyor. Oyun temposu taktikselliğe imkan verecek şekilde düşürülmüş ve oyuncu-top birlikteliği daha akıcı bir hale getirilmiş. FIFA’ya kıyasla daha yavaş kalan bu tempoya alıştığınız takdirde karar verme süreçleriniz daha verimli olabiliyor.

PES 2020 bu taktikselliğe imkan sağlayan temposunu yerinde fizikler ve yapay zeka ile birleştiriyor. Elbette ki çeşitli kriz anları ve saçmalama noktaları mevcut. Özellikle savunma yaparken bazen kendi adamınızı zapt etmek veya top hakimiyetini sağlamak zorlayıcı olabiliyor. Hatta top sürme – koşma anları gerçek dışı bir hal alabiliyor. Ancak genele vurduğumuz zaman başarılı bir iş çıkarıldığını söylemem gerek.

Başarılı fizik motoru ile görsel açıdan daha estetik bir hale kavuşan oyunumuz gerçekçi futbol dinamikleri beraberinde daha eğlenceli hal alıyor. Arcade yapıdan simülasyon tarzı oynanışa geçişte PES 2020 de ileri yönde atılmış bir adım. Geçtiğimiz senenin aşırı yüksek pas isabeti 2020 ile dengelenmiş görünüyor. Paslarınızı atarken (hava topları da dahil) artık daha dikkatli olmanız gerekiyor. Hücum ve savunma bölgelerinde de futbol bilginiz doğrultusunda akıllı tercihler yapmanız mühim.

Geçtiğimiz sene kompleks oynanış stilleri hedeflense de akışkan oyun yapısı nedeniyle bu durum sekteye uğrayabiliyordu. Bu sene düşen tempo beraberinde kompleks taktikleri uygulamak daha kolay bir hal almış. Tiki taka tarzı pas oyunu oynayabilir, bir oyuncu üzerinden topu hücuma taşıyabilir, isterseniz de hiç bunlarla uğraşmayıp geriye yaslanır, kontra atak için fırsat kollayabilirsiniz. Geçtiğimiz seneden öyle çok büyük fark yok bulunmuyor aslında, ki bu iyi bir şey. Geçen sene güzel şekilde kotarılan gerçekçi oynanış, bu sene bir iki düzeltme ile karşımızda. Eksileri yok mu, elbette var. Ancak genel deneyime baktığımız zaman eğlencenin ağır bastığını söylemek mümkün.

PES 2020’de kalecileri geçmek kesinlikle beklediğimden zor oldu. Hem offline hem de online maçlarda oyunu domine etsem de o son vuruşu bir türlü yapamadım. Tabi bunda benim beceriksizliğim en önemli sebep. Ancak kalecilerin gayet başarılı olduğunun da açık bir göstergesi. İster uzak mesafe ister bire bir olsun, kaleciler gerçekten başarılı performans sergiliyorlar. Geçtiğimiz senenin kalesinden açılan kaleci sorunu da bu sene düzeltilmiş. Kaleyi terk ettikleri zaman daha çok güven veriyorlar. Kaleci animasyonları ve yapay zekası benden rahat şekilde geçer not aldı.

PES 2020 oynanış modu olarak geçmişten pek farklı bir şey sunmuyor. Dolayısı ile mevcut modların ne kadar geliştiğini değerlendirmek zorundayız. Çeşitli gösteri maçlarına ilaveten myClub, Ana Lig ve Efsane Olun modları gene bu sene karşımıza çıkıyor. Bir de tabi eFootball diye ayrı bir bölümde sunulan çevrim içi oyun seçenekleri. Zaten oyunun adının eFootball olarak güncellenmesi de bu sebebe dayanıyor. PES serisi artık adıyla bile çevrim içi tarafa birinci önceliği veren bir yapım olduğunu vurguluyor.

Efsane Olun modu mevcut veya yarattığınız bir oyuncu alıp zirveye taşıma imkanını size sunuyor. Geçtiğimiz senelerden pek farklı bir şey sunulmadığını söyleyerek işe başlayalım. Yapay zeka anlamında ise takım arkadaşlarınız bazen bezdirici oluyor. Topu size göndermeyi namus görevi sayan arkadaşlarınız, mesafeleri önemsemeyen uzun toplar ile canınızı sıkabiliyor. Garip olan ise bazı maçlarda bunu sürekli olarak deneyimlemiş olmam. Güzelce pozisyon alıp topun ileri taşınmasını beklerken, stoperden gelen o uzun topu elbette ki kontrol edemiyorum. Bu saçma sorun haricinde Efsane Olun modu hakkında pek bir olumsuz eleştirim bulunmuyor.

Seçtiğiniz takımı teknik direktör olarak yönettiğiniz Ana Lig birkaç değişiklik haricinde geçen seneden farksız. Ama teknik direktörünüzü yaratırken Arthur Zico, Johan Cruyff gibi efsane teknik adamların görünüşlerini seçmeniz mümkün. Seçtiğiniz görünüş de önemli zira oyun sırasında pek çok ara sahne karşınıza çıkıyor ve kendinizi burada görüyorsunuz. Ana Lig de gene geçtiğimiz seneden pek de farklı bir deneyim sunmuyor. Eklenen kayda değer bir yenilik yok diyebiliriz. Amacınız gene seçtiğiniz takımı saha içi ve saha dışında en iyi şekilde yöneterek şampiyonluklara ulaşmak.

Geçtiğimiz seneki myClub modunu anlatırken Konami “büyük değişiklikler” içerdiği şeklinde bir iddiada bulunmuştu. Ancak gördüğümüz içerik geçmişten gayet farksızdı. PES 2020’nin myClub modu da farklı bir şey sunamayanlardan. Sıfırdan inşa ederek takım kurduğunuz bu kart tabanlı modda online maçlar gerçekleştirerek zirveye uzanmaya çalışıyorsunuz. Takımınızı kurup teknik direktör seçimi yaptıktan sonra oyuncu alıp satarak ve antrenmanlar düzenleyerek zirve yürüyüşüne başlıyorsunuz.

Oyun çevrim-içi kısımda ilk günler haricinde gayet stabil bir performans sergiliyor. İlk günlerde bir eşleşme yakalamak ve yakaladıktan sonra sağlıklı bir oyun çıkarmak benim için oldukça zorlayıcı olmuştu. Ancak ilk birkaç günün ardından durum normale döndü ve keyifli maçlara imza atmaya başladım. Kendi seviyenize göre oluşturulan eşleşmeler gayet dengeli. Bu da maç sırasında aldığınız eğlenceyi artırıyor ve zorluk dozunu optimum noktada tutuyor.

PES 2020’nin yukarıda çeşitli noktalarda belirttiğimiz eksiklerine yenileri ekleme zamanı geldi. Öncelikle serinin klasiği olan kötü spikerleri belirtelim. Yıllardır ruhsuz ve saçma konuşmalar duyuyoruz. Oyun içindeki tekrar izleme anları da bazen can sıkıcı olabiliyor. Tek tuşa basıp geçmek mümkün olsa da sürekli bunu yapmak oldukça sinir bozucu. Ayriyeten oyun içindeki hakemler son derece dengesiz. Kart göstermeye aşırı yatkın olan hakemler bazen gereğinden fazla hassas kararlar veriyor. Tabi çevrim-dışı bölümdeki modların neredeyse hiç revize edilmeyişi de gene tepkimizi hak ediyor. Son olarak yıllardır devam eden lisans sorunu bir nebze daha iyi durumda olsa da böylesine detaylı bir oyunda hala bunları konuşuyor olmamız hoş değil.

PES 2020 görsel anlamda takdiri hak eden bir çalışma ortaya koyuyor. Animasyonlar, oyuncu yüzleri, saha içi tasarımları ve tribün atmosferi gerçekten başarılı. Tabi detaylı oyuncu tasarımları, tanınmışlığı yüksek ligler ve takımlar için geçerli. Geçtiğimiz seneye göre bu sayı biraz artmış olsa da yeterli değil. Bizim ligimiz de dahil olmak üzere pek çok takım; birkaç iyi tasarlanmış oyuncu ve geriye kalan detaysız oyunculardan oluşuyor. Bunlar haricinde maç tecrübeleriniz görsel olarak sizi tatmin edecek bir noktada.

PES 2020 yaşadığım pek çok gelgite rağmen başarılı bir oyun olarak gözümde yer etti. Gerçekçi ve taktikselliğe imkan veren oynanışı, görsel kalitesi, eğlenceli yapısı ve farklı maç imkanları ile beğenimizi kazanıyor. Ancak yıllardır devam eden lisans ve spiker sorunu, çevrim-dışı modların geçtiğimiz seneden neredeyse farksız olması ve ara sıra karşımıza çıkan oynanış hataları sinir bozucu oluyor. Karşımızda güzel bir oyun olsa da gelişmeye fazlasıyla açık olduğunu söyleyebiliriz. Umuyoruz ki bir sonraki yılın PES’i, bu gelişime açık olma avantajını daha iyi bir şekilde değerlendirir.