NBA 2K20 İnceleme
NBA 2K20 ile basketbol oyunlarına yeni bir soluk getirmeyi amaçlayan 2K bu işte başarılı olabilmiş mi?
Geçtiğimiz sezon 20. yılını kutladığımız NBA 2K serisi, bu sene de alıştığımız üzere Ekim ayının başlarında çıkışını gerçekleştirdi ve oyuncuların beğenisine sunuldu. Seriye her sene farklı dokunuşlar ile geliştirmeler yapmaya çalışan 2K Games, NBA 2K20’de gene irili ufaklı çeşitli değişikliklere gidiyor. 2K20 başında geçirdiğim birkaç gün ve dolu dolu saatlerin ardından, gözlemlerimi size aktarma vaktinin geldiğini düşünüyorum.
NBA 2K20’yi gözlemlediğim süre boyunca geçtiğimiz seneki yapımı da fazlasıyla göz önünde bulundurdum. Zira bu tarz seri oyunlar (özellikle de spor temalı olanlar) bir noktadan sonra fazlasıyla tekrar eden bir yapıya bürünüyor. Haliyle bireysel değerlendirmede başarılı görünen bir oyun, serinin son halkası olarak pek de çekici gelmeyebiliyor. Geçtiğimiz seneki oyun incelemesini “seriye birkaç yenilik eklemenin zamanı gelmedi mi?” şeklinde bitirmiştim. Bakalım bu soruma NBA 2K20 layığıyla bir cevap verebilecek mi?
NBA oyunlarında klasiğimdir: oynanış modlarını kurcalamadan önce yapay zekayı ve diğer dinamikleri görmek için bir gösteri maçı oynarım. Özellikle orta-üst seviyedeki zorluklar için yapay zekayı başarılı bulduğumu söyleyebilirim. Eğlenceli ve çekişmeli maçlar için yapay zeka gayet zorlu bir rakibe dönüşebiliyor. Boş şutlar yaratan, boş şutları değerlendiren, savunmada adeta önünüze set çeken ve süreye oynayan yapay zeka sayesinde ter döke döke bir NBA deneyimi yaşayabilirsiniz.
Bu kaliteli yapay zekayı daha bile iyi hale getiren iki unsur var: basketbola uygun olarak hazırlanan oyuncu animasyonları ve fizikler. Animasyon çeşitliliği ve kaliteli fizikler sayesinde adeta gerçek bir NBA maçı karşımızdaymış gibi hissediyoruz. Bu anlamda NBA 2K19’u bir önceki seneye göre fazlasıyla başarılı bulmuştum. NBA 2K20 de bir önceki senenin ufak tefek pürüzlerini düzelterek yoluna devam etmeyi başarmış.
Serinin en sevilen ve şahsen benim de en sevdiğim modu olan MyCareer ile yolumuza devam edelim. Karakter yaratmalı spor oyunu modları zaten her zaman en beğenilen içerik türlerindendir. Zira kendi maceranızı ve hatta efsanenizi yaratmak son derece eğlenceli olur. 2K Games de NBA için son birkaç yıldır uyguladığı hikaye sunumlu formül ile kariyer modunu adeta başka bir seviyeye taşımıştı. Bu sene daha çok sosyal mesaj verme yönüyle ön plana çıkan MyCareer hikayemiz gene beklentilerimizi fazlasıyla karşılıyor.
Bu senenin hikayesinde ‘Che’ lakaplı bir kolej oyuncusunu kontrolümüze alıyoruz. Che’nin bir takım arkadaşı konferans finalinde ciddi bir sakatlık yaşar. Bu sebeple kolej bursu kesilir ve kariyeri bitme noktasına gelir. Bunun haksızlık olduğunu düşünen Che kariyerini riske atma pahasına düşüncelerini doğrudan ifade ediyor ve arkadaşını savunuyor. Birden mevcut düzene karşı gelen bir figüre dönüşen Che için kısa sürede tüm kapılar ardına kadar kapanıyor ve zor günler başlıyor.
Hikayedeki bu düzene karşı duran adam figürü (zaten seçilen takma isim de Che) aslında pek de sürpriz sayılmaz. 2016 yılında ‘siyahi insanlara uygulanan baskı ve ırkçılığı’ protesto eden NFL oyuncusu Colin Kaepernick kısa sürede bir sembol haline gelmişti. Trump tarafından bile ağır şekilde eleştirilen Kaepernick önderliğinde pek çok sporcu da tepkisini dile getirmişti. Pek çok sponsorluğu iptal edilen Kaepernick, Nike ile bir sözleşme imzaladığında ise reklamının sloganı şu olmuştu: “Bir şeylere inan, bu her şeyi feda etmeni gerektirse bile.” Bu seneki hikayemizin asi adam teması da nereden geliyor, aşağı yukarı netleşmiştir sanırım.
Kariyerindeki kırılma noktaları yüzünden oldukça yıpranan Che NBA hayalini gerçekleştirmek için draft ve yaz ligi aşamalarını atlatmak zorundadır. Hikaye boyunca gerçekleri haykıracak cesarete sahip olmak, herkes için fırsat eşitliği gibi fikirler de çeşitli biçimlerde aşılanmaya çalışılmış. Geçmiş yılların hikaye modlarını da hatırlayan biri olarak NBA 2K20’nin hikaye anlatımını gayet başarılı buldum diyebilirim. Bazı anlarda ara sahnelerin boğucu olması dışında gözüme takılan fazla bir şey olmadı.
Kariyer modunun oynanışında en önemli bölüm elbette ki karakter gelişimi. Oyun içi para birimimiz olan VC aracılığıyla özelliklerimizi geliştirebiliriz. Ayriyeten çeşitli rozetler de kazanarak karakterimiz için önemli yetenekleri aktif edebiliyoruz. Tabi ki bireysel performans her şey değil. Takım arkadaşlarınız ne kadar iyi ise siz de o kadar iyisiniz. Gelişen yapay zeka yüzünden rakiplerinize karşı takım oyunu sergilemeniz gerek. Perdelerden yararlanma, uzunlara pota altında pozisyonlar yaratma, savunmada ise adam paylaşma veya pozisyon alma gibi dinamikler oldukça önemli. Kariyerde hem bireysel hem de takım olarak iyi bir iş çıkarmadığınız sürece başarı sizin için fazlasıyla uzak olacaktır.
2K18 ile seriye dahil olan sosyal alanımız The Neighborhood gene MyCareer modunun diğer oyunculara açılan kapısı olarak hizmet ediyor. Etrafımız gene paramızı harcayabileceğimiz çeşitli dükkanlarla dolu. Mağazalardan bir şeyler alabilir, spor salonunda çalışabilir veya diğer oyuncularla maç gibi çeşitli etkileşime geçebiliriz. Benim şahsen pek haz etmediğim The Neighborhood’u geçtiğimiz senenin bire bir kopyası olarak gördüm. Farklı olarak ise geçen seneki o zorunluluk hissinin giderilmesi. Eklenen veya çıkarılan neredeyse hiçbir şey yok. Ayriyeten mikro ödemelerin de en önemli kaynaklarından birinin, burası olduğunu belirtmeden geçmeyelim. Evet, mikro ödemeler hala mevcut. Geçen seneye göre etkisi bir nebze daha az olsa da mikro ödeme kavramının geçtiği yerde masumiyet aramak doğru olmaz.
Geçtiğimiz sene özensizliği ile bende hayal kırıklığı yaratan MyGM bu sene çeşitli geliştirmeler ile MyGM 2.0 olarak karşımızda. Koca bir takımı kontrolünüz altına aldığınız bu modda verdiğiniz kararlar takımınızın şekillenmesine yardım ediyor. Bu sene moda eklenen en büyük yenilik ise yetenek ağaçları. MyGM modu seçtiğiniz seviyeye göre yükselen bir detaycılığa sahip. En düşük seviyede bile NBA ve basketbol işleyişinden bir miktar anlamanız veya sıkı bir NBA 2K oyuncusu olmanız gerekiyor. Zira uğraşmanız gereken pek çok detay mevcut.
MyGM 2.0 çeşitli iyileştirmelerden geçse de hala oldukça sorunlu bir tecrübe sunuyor. Buradaki sorunun kaynağı ise hedeflenen tecrübenin, hedefle zıt düşen seçimlerin kurbanı olması. MyGM 2.0 oynayacak bir oyuncunun amacı bellidir: bir NBA takımını hemen hemen her detaya hakim olarak yönetmek. Fakat modda çeyrek uzunluğunu değiştirmeniz bile yasak. Oyuncu yönetimi, maddiyat yönetimi ve maçların da dahil olduğu pek çok yapılabilecek faaliyet arasından her gün sadece ikisini seçmeniz mümkün. Diğer her şey simüle ediliyor. Her şeye müdahale edemeyecek ise böyle bir modu simülasyon olarak lanse etmenin mantığı ne, gerçekten merak içindeyim.
Her gün onlarca tercih arasından iki tanesini yapmak ve yönetimsel şeylerle çok uğraşmak istemiyorsanız MyLeague sizin için ideal mod olabilir. Zira MyLeague daha çok saha içi odaklı bir takım yönetimi imkanı sunuyor. Bunlara ilaveten Season ve Playoff modları sayesinde seçtiğiniz takımı uzun veya kısa yoldan şampiyonluğa götürebilirsiniz. Tek oyunculu modlarımız bu kadarla kısıtlı da değil. WNBA, yani Kadın NBA ligi de artık oyunda. MyLeague tecrübesinin aynısını bir de Kadın NBA ligi takımlarıyla tecrübe etmeniz mümkün. Umuyoruz ki ilerleyen yıllarda WNBA ligi daha kapsamlı bir şekilde oyuna dahil edilir.
Oyunun çevrimdışı modları WNBA haricinde geçen seneden pek farklı değil. Ancak bu kötü oldukları anlamına gelmiyor. Zira bazen de yapılabilecek en güzel şey; sorunsuzca işleyen sistemi az biraz geliştirip tekrardan faal hale getirmek oluyor. Tabi MyGM’i bu sorunsuzca işleyen sisteme dahil edemiyorum. Sıkıntılarını yukarıda iyi kötü belirttim. Şimdi isterseniz biraz da NBA 2K20’nin çoklu oyunculu kısımlarına bir dalış yapalım.
Sıfırdan bir takım oluşturma ve yükselme imkanı sunan MyTeam’e ilk girdiğinizde sizden bir başlangıç paketi seçmeniz isteniyor. Bu seçtiğiniz paket sayesinde inşa edeceğiniz şahsi takımınıza oyuncu, forma, koç gibi şeyler kazanıyorsunuz. Ardından takımınızın adını ve şehrini/eyaletini seçip (İstanbul mevcut) eğlenceye başlayabilirsiniz. Çevrimiçi ve çevrimdışı pek çok maç modu sizi MyTeam’de karşılıyor. Bu yaptığınız maçlar sayesinde hem oyun içi para kazanabilir, hem de çeşitli sürpriz hediyeler bulabilirsiniz.
VC’ye ilave olarak MyTeam’de yaptıklarımız bize Token kazandırıyor. Bu Tokenler ile farklı kalite sınıflarına ait oyuncuları satın alabiliriz. MyTeam modunun da mikro ödemeler için oldukça verimli bir alan olduğunu tahmin etmek pek zor olmasa gerek. Parayı veren düdüğü çalarken siz kısıtlı paranızla, kısıtlı oyuncu kadronuzla ve iyi oyuncuların da kontratlarıyla boğuşacaksınız. Uzun lafın kısası MyTeam mikro ödeme yapmadığınız sürece çevrim içi alanda sizi haksız rekabetin ortasına sürüklemeye devam ediyor. Ancak kart tabanlı modlarla aranız iyi ise MyTeam, FIFA gibi diğer spor oyunlarında gördüklerinizden pek de farklı bir şey sunmuyor.
NBA 2K20’nin modlarını uzunca inceledikten sonra yavaş yavaş teknik kısıma ve serzenişlere kaymak istiyorum. Görsel ve işitsel deneyime diyebileceğim fazla bir şey yok, oldukça iyi seviyedeler. Geçtiğimiz sene yenilenen fizik motoru bu sene ufak tefek sorunları da hallederek yola devam ediyor. Tabi gene ara ara irili ufaklı şeyler yaşanıyor ancak genel deneyimi pek baltaladıkları söylenemez. Gördükleriniz ve duyduklarınız anlamında gayet doyurucu bir yapım karşımızda.
Yukarıda yazdığım eksileri yinelemek ve aralarına yenilerini eklemenin şimdi tam zamanı. Oynanıştaki ufak tefek aksaklıkları bir kenara bıraktığımız zaman NBA 2K20’nin en bariz eksileri mikro ödemeler, özensiz MyGM 2.0 modu, The Neighborhood ile amacından sapan MyCareer, sallantıda geçen MyTeam ve bezdirici olan yüklenme ekranları. Tekrar düşündüğüm zaman aklıma bunlar dışında başka dişe değer bir olumsuz özellik gelmiyor. Tabi tam bir eksi sayılmasa da belirtmeden geçmeyeyim. WNBA haricinde geçtiğimiz seneden pek de farklı bir şey yok elimizde.
Yavaş yavaş son sözlerimizi söylemeye başlayalım. Ortalama bir basketbol izleyicisi ve deneyimli bir NBA 2K oyuncusu olarak NBA 2K20 bende olumlu bir izlenim bırakmayı başardı. Görsel ve işitsel deneyimin doyurucu seviyede olması, MyCareer modunun gene kalitesinde devam etmesi, gerçekçi oynanış, farklı oyun imkanları, WNBA ve uzun oynanış süresi gibi artılar oyunu oldukça güçlendiriyor. Mikro ödemeler, özensiz MyGM 2.0, stabil olmayan MyTeam, yükleme ekranları gibi olumsuzluklar da oyuna köstek oluyor. Ancak genele vurduğumuz zaman karşımızda gene kaliteli bir oyun var.
Trackback: NBA 2K20 Nasıl Olmuş? - İnceleme - Oyun Fest