İlk Assassin’s Creed’i Bir Çocuğun Değiştirdiğini Biliyor Muydunuz?
Assassin’s Creed serisinin ilk oyunu aslında yan görevlere sahip olmayacaktı. Ta ki Ubisoft patronunun oğlu, oyunu deneyinceye kadar…
2007 yılında çıkış yapan serinin ilk oyunu Assassin’s Creed, sektöre sağlam iz bırakan yapımlardan biri oldu. Seri yıllar içerisinde evrilip çok daha detaylı bir hal alsa da, ilk oyunun apayrı bir tadı olduğunu söyleyebiliriz. Suikastçı Altair önderliğinde Kutsal Topraklar’da amansız bir mücadele verdiğimiz oyun, her zaman için farklı bir noktada olacak. Fakat yeni ortaya çıkan bir hikaye, oyun için ne denli mücadele verildiğini ortaya koyar nitelikte.
Ubisoft’ta bir dönem Ekip Lideri olarak görev yapan Charles Randall, oldukça ilginç bir hikayeyi ortaya attı. Kişisel Twitter hesabından açıklamalar yapan Randall, Assassin’s Creed hakkında çok ilginç bir bilgi paylaştı. İlk oyundaki yan görevlerin, oyunun çıkışına beş gün kala tasarlanmaya başladığını belirtti ve buna sebep olarak da Ubisoft CEO’sunun çocuğunu gösterdi. “Oyunu dünyanın dört bir yanındaki marketlere göndermeye hazırdık. İlk gönderim gayet iyi görünüyordu. Ama sonra… CEO’nun çocuğu oyunu oynadı ve sıkıcı olduğunu, yapacak hiçbir şey bulunmadığını söyledi.”
Patronun oğlu bu görüşü belirtince, tüm ekipte bir telaş başlamış. Randall’ın üstü de konuyla alakalı Randall’a ulaşmış. Konu hakkında Kreatif Direktör Patrice Desilets ile bir planları olduğunu, ancak teklifi duymadan önce peşin şekilde kabul etmesini istemiş. Randall karar vermeden önce ufak bir ipucu talep edince, beş gün içerisinde yan görevler oluşturmaları ve bunların tamamının da hatasız olmaları gerektiğini öğrenmiş. Çünkü yan görevlerin de eklenmesiyle oyun dosyaları, fiziksel baskı için disklere yazılacak ve doğrudan marketlere gönderilecekti.
Randall tek çareleri evet demek olduğu için dört beş yazılımcı arkadaşı ile çalışmaya başlamış. Kendilerini Ubisoft Montreal’in ana konferans salonuna kapatan ekip bayrak toplama, tapınakçı liderleri öldürme gibi yan içerikleri beş gün içerisinde hazır etmişler. Hatta neredeyse tamamen hatasız bir şekilde. Ama ufak bir sorun fark edilmeyince, final versiyonuna dahil olup çıkış yapmış. Bu hata sonucunda da bazı oyuncular Tapınakçı Suikastları yan görevinde, 1000 oyun puanına hiçbir şekilde ulaşamıyordu. Oyun bir Tapınakçı’yı öldü olarak varsaymasına rağmen oyuncu tarafından öldürüldüğünü kabul etmiyordu.
Randall ve ekibi, bir süre sonra Tapınakçı’nın yanlış üst unsura atandığını fark ettiler. Bunun sonucu olarak da Tapınakçı’ya yanlış yönden yaklaşırsanız oyun dünyasından düşüyor ve öldü olarak sayılıyordu. Ancak bunu yapan, oyuncu olarak kayıtlara geçmiyor, kayıt dosyasına da ‘öldü’ olarak işlendiği için tekrardan canlanmıyordu. Randall böylesine kısa bir süreci tek bir önemli hata ile noktalamalarını mucize olarak niteliyor.
Yan görev çeşitsizliği, tekdüze oynanış gibi noktalardan eleştirilen Assassin’s Creed, CEO’nun oğlu devreye girmese belki daha bile sıkıcı bir oyun olabilirdi. Tabi şimdi, yan görevler için yapılan eleştiriler çok daha mantıklı bir hal alıyor. Ama buna rağmen oyunun o halde, Randall’ın deyimiyle ‘konsolları patlatmamış olması’ bile büyük bir mucize.