Bir Skyrim Hikayesi: Skyrim Nordlarındır

Alın kahvenizi, açın Skyrim’den en sevdiğiniz müziği, yaslanın koltuğunuza. Size güzel bir hikaye sunuyoruz.

Organik bağımızın olduğu Paradoxfan.com‘un önemli üyelerinden ve kısa bir süre önce yönetim meclisinde de yer almaya başlamış olan Berat, nam-ı diğer bbjx, sitede Europa Universalis IV’ün Skyrim modu ile bağıntılı bir AAR yani After Action Report yayımladı. Bu ne demek? Oyun jargonunda “hikaye” demek. Diğer iş-meslek alanlarında farklı manalar içerse de biz oyuncular için, oyuncuların kendi oyunlarını hikayeleştirmesi, rol yaparak kendini o evrende hissederek güzel hikayeler yazması demek. Hele bu hikayeler resimlerle, müziklerle süsleniyorsa, ortaya Game of Thrones gibi, The Walking Dead gibi efsane yapıtlar, dizi kalitesinde içerikler ortaya çıkıyor diyebiliriz. Çok uzattım, şimdi hikayeye geçelim.

Not: Hikayenin ilk bölümünü ekliyoruz, duyuru amacıyla, prologue yani giriş kısmını okuyacaksınız, 1. bölüm ise Paradoxfan’da, kendi konusunda yerini almış durumda, onun linki de aşağıda mevcut. Ayrıca yine vereceğimiz linkten kullanılan modları da öğrenebilirsiniz.

Giriş – Skyrim Nordlarındır

Volskygge’ın buzla örtülü bir sabahında oldu olanlar. Bir avuç asi Jarl Engmar’ın sarayına baskın düzenledi.Neredeyse tüm nöbetçiler öldürüldü. Karşı koymayıp teslim olanlar ise esir alındı.Bunu kim yaptı? İçeri nasıl girdi? Yüzlerinde beyaz savaş boyalarının üstüne buz mavisine boyanmış “N” harfi ne anlama geliyor? Bu soruların hepsi elleri ve ayakları bağlanmış Jarl’ın aklından hızlıca geçti.Ama bunlara cevap bulamadı. Ona alaycı gözlerle bakan bu adamların kim olduğunu çıkarmaya çalışırken “Büyük Salon” birden içeri giren o adamın gölgesiyle adeta gözünde küçüldü. 2 metreye yakın boyu,iki eliyle sanki ona ruhuyla bağlıymış gibi sıkı sıkıya taşıdığı çift taraflı savaş baltası ve diğerlerinden farklı olan siyah savaş boyası ve miğferinin altından yüzünde gözüken belirli belirsiz beyaz bir simge. Ona doğru yaklaşan bu kişiye baktı uzun uzun onu tanımaya çalışır gibi. Ama başaramadı. Bu meraklı politikacının işini kolaylaştırmak için kaskını çıkardı adam. Ve yaklaştı:

– Beni hatırladın mı ?

Geyik boynuzu simgesini gören Jarl Engmar kalbine ok yemiş bir ceylan gibi nefesini verdi. “Sen o olamazsın”dedi.

6 yıl öncesi…

-Jarl Engmar,efendim sizi görmek isteyen bir grup var.

-Bir işi de bensiz halletmeyi ne zaman becereceksin Hodrig.Sefil insanlar midemi bulandırıyor. Git ve hallet.

-Fakat efendim bu benim halledebileceğim türden bir konu değil.Bir baksanız iyi olacak.

-Seni budala görmüyor musun meşgul olduğumu. Beni bir daha böyle şeylerle meşgul etmeye çalışırsan seni kurtlara yem ederim.

17 kişiydiler. Üstlerinde beyaz geyik boynuzu sembolü olan ve tamamen kana bulanmış ince deri zırh parçaları ve demir miğfer ve kollukları vardı.Hodrig onları Saray’ın alt katında hizmetçiler için ayrılan bölümde ağırladı.İçlerinden Kralstaag, Hodrig’in kuzeniydi.Ve ona hikayelerini anlatmaya başladı.

Başlangıç Haritası

“Sabaha karşı nöbet değişim saatindeydik. Ben batı tarafını kontrol ediyordum.Ve tam sıradaki nöbetçiyi uyandıracakken doğu gözetleme bölgesinden yardım alevleri yükselmeye başladı.Hemen çanı çaldım ve uyuyanları kaldırıp silahlarını almalarını söyledim.Müdahale ettik. Fakat sayıları giderek artmaya başlamıştı. Biz ise sadece 21 kişiydik. Önce Ulgriff’i aldılar. Sonra Torsur’u götürürlerken gördüm.Ardından Bayl ve Andral düştü. Fakat onlardan en az 12 tanesini çoktan almıştık. Gün doğmadan önce geri çekildiler. Yerde bıraktıkları ölülerini almadan gittiler. Bir ateş yaktık ve bu cesetleri içine attık.Ardından haber yollaması için bir ulak gönderdik.Ama cevap gelmedi. Ertesi gece tekrar bir saldırı oldu.Fakat bu sefer hazırlıklı olduğumuzu bildikleri için sadece çadırlardan birini ateşe verip kaçtılar. Tekrar bir ulak yolladık ama yine cevap gelmedi. Yaşı küçük ama harika bir casus olan,ileri gözcülerimizden oğlum Akhanomer keşfe çıktı. Volhikar kalesinden çıkan binlerce asker gördüğünü söyledi. Fakat gün doğmasına çok zaman yoktu.Sabah saldırmayı göze alamazlardı. Gün doğmadan önce, bize saldırmadan önce konaklayacakları “Mareet” köyüne baskın düzenledik. Tüm erzakları ve yatakları yaktık.Bize kaçmak için vakit kazandıracaktı.”dedi.

Hodrig bu hikayede bir şeylerin ters gittiğini anlamıştı. Akhanomer’i çağırdı. O kaleden çıkanların ne olduğunu anlayıp anlamadığını sordu. ”Vampirler”dedi çocuk, bir an bile tedirginlik duymadan. Babasından izin bile almadan.Nesillerdir gelen bu geleneği bir yabancıya söylemekten çekinmedi. Çünkü artık bu gelenek tehlikenin tam içindeydi.Ama aslında Hodrig zaten bu olanların arkasında Volkhikar klanının bir payı olduğunu çoktan biliyordu. Babası ona anlatmıştı. Önce inanmakta zorlansa da ona göstediği bir kaç zırh parçası ve kafatası ile inandığını hatırlamıştı.Ama bir sorun vardı. Bunu Jarl Engmar nasıl karşılayacaktı.

16 adam ve 1 çocuk ertesi sabah Jarl’ın karşısına çıktı. Durumu izah ettiler. Hodric onların söylediklerini onayladı ve babasının ona gösterdiği kanıtları sunarak Jarl’a.Engmar’ın tepesi attı. Böyle bir şeye inanmak deli saçmasından başka bir şey olamazdı. 16 adamı ve Hodrig’i tutuklattırdı. Böyle bir şeyin halk içinde duyulması büyük korku yaratır ve onu tahttan edebilirdi. Hepsini karabüyü yapmak ve bunu yaymak suçundan idam ettirmek istedi. Sarayın Büyücüsü 15 yaşında bir çocuğun halk önünde idam edilmesinin mümkün olmadığını söyledi. Engmar onun da batı sınırının ücra bir kasabasında bir madende çalışmaya zorladı.Kendi babasının ve silah arkadaşlarının idamını bile göremeden şehirden yollandı Akhanomer. O gün bir yemin etti Akhanomer.Jarl Engmar’ı tekrar bulacak ve onu yaptıklarına pişman edecekti.Babasının ve en yakın yoldaşlarının intikamını alacaktı…

Giriş Son

Evet, giriş sonlandı, bundan sonrası için Paradox Interactive Türkiye » Paradox Development Studio » Europa Universalis IV » EU4 – Hikaye ve AAR » Skyrim Nordlarındır