Lornsword Winter Chronicle – İlk Bakış
Deneyimli geliştiricilerden, farklı bir strateji oyunu
Lornsword farklı bir strateji oyunu sevgili okur. Onu farklı kılan 2019 senesinde gerçek zamanlı strateji oyunu olarak piyasaya çıkması değil (bu bile başlı başına acayip bir olay aslında). Hayır, Lornsword’u farklı kılan mesele geliştirici Tower Five stüdyolarının oyunu geliştirirken odaklandıkları nokta.
Karakterin, karakter gelişiminin, ana karakter etrafında şekillenen bir hikayenin, dinamik bir oynanış yapısıyla sunulmasıyla ortaya çıkan bir yapım Lornsword: Winter Chronicle.
İki arada bir derede kalmak
Lornsword klasik, bildiğimiz, alıştığımız gerçek zamanlı stratejilerin aksine bize hikayesini tek bir karakterin perspektifinden anlatıyor. Lorn şövalyesi olan ve Corun Lan Ka adıyla anılan bu karakter; evli, barklı, çoluğa çocuğa karışmış orta yaşlarına merdiven dayamış bir asker.
Küçük kızları ve hanımıyla sessiz sakin bir yaşamın özlemini kurduğu her halinden belli olan karakterimiz, İmparatorluğun çağrısı üzerine tekrar savaş meydanlarına dönmek için hazırlıklarına başlıyor. İşte oyunumuz da tam olarak bu noktada kontrolü bizlere devrediyor.
Çok kısa süren bir hikayeye sahip olduğu ve hikaye tamamen tamamlanmış olmadığı için ( oyun hala erken erişimde ) hikaye hakkında çok fazla detay vermek istemiyorum. Oyunun prolog kısmından gerisine, hikaye bağlamında, değinmeyeceğim. Oyunu almayı ve oynamayı düşünüyorsanız, spoiler yeme tereddütünüz olmadan okuyabilirsiniz.
Oyun bizleri oldukça uzun bir tutorial ile karşılıyor. Hani öyle böyle uzun değil, nereden baksanız 1,5-2 saat. Zira oyunun prolog bölümünün tamamı, hikaye anlatımıyla harmanlanmış, bir tutorial işin aslında.
Bu uzun tutorial boyunca oyun bize hem hikayenin gidişatını az buz kestirebilme imkanı sunuyor, hem de oyunun devamında karşılaşacağımız her türlü mekaniği en ince detayına kadar öğretiyor.
Lornsword’un hem parladığı hem söndüğü nokta, oynanış
Lornsword’da, evvelden de bahsettiğim üzere, Corun Lan Ka isimli bir şövalyeyi canlandırıyoruz. Canlandırıyoruz derken oyunun sadece bu karakter perspektifinden anlatılıyor olması değil olay, gerçekten tek kişinin kontrolümüze sunulmuş olması. Bu sebepten oyunda, pek çok RTS’de olduğu gibi, “Tanrısal” bakış açısı ve tam birlikler/harita üzerinde tam kontrol sağlama etmeni mevcut değil.
Peki kontrolü nasıl sağlıyoruz? Sadece tek kişiyi kontrol ederek gerçek zamanlı strateji oyunu oynanabilir mi?
Bu soruya geliştirici TowerFive’ın cevabı evet. Benim cevabım ise “bir nebze” oluyor.
Oyunun Corun Lan Ka’yı yönlendirdiğimiz kısmı RTS’den ziyade hack and slash misali oynanıyor. Karakterimiz sağa sola koşturuyor, gerçek zamanlı olarak kılıç sallıyor, yeniden dolma süresine sahip yetenekleri ve summonları kullanabiliyor, can ve enerji barına sahip ve bunlara dikkat etmeniz icab ediyor, bir tuşa basıp hızlı koşma moduna geçebiliyor derken; aslında oynadığımız oyunun hack and slash yapımları, en azından temelde, oldukça andırdığını söylemek mümkün oluyor.
Elbette bu bahsettiklerim Corun Lan Ka’nın yapabildiklerinin sadece bir kısmı. Komutanımız (yani ana karakterimiz) aynı zamanda:
*Sahip olduğu ve topladığı altın, yiyecek miktarınca binalar dikebiliyor
*3 ayrı klasmanda birimler üretebiliyor,
*Ürettiği bu birimlere takip edebilecekleri belli bir rota verebiliyor,
*Onları savunma pozisyonuna alabiliyor,
*Bu birimleri kendi peşine takıp düşman üssüne baskın yapabiliyor yahut savunma amaçlı kendi peşinden sürükleyebiliyor
*Savunması gereken alanların etrafına savunma amaçlı yapılar kurabiliyor.
İşte bütün bunlar oyunun gerçek zamanlı strateji ve karar alma kısmını oluşturuyor.
Tüm bunları gerçekleştirirken karşınıza çıkan en büyük sorun ise elbette, ayakları yeryüzüne kitlenmiş durumda olan, tek bir karakteri yönlediriyor olmanız hasebiyle; aynı anda sadece tek bir yerde olabilmeniz.
Açık açık ifade etmem gerekirse, oyuna zorluk hissi katan en kuvvetli etmenin bu olduğu rahatlıkla söyleyebilirim.
Her ne kadar oyun size anlık olarak haritanın farklı noktalarına bakabilme imkanı verse de, aktif olarak bir karakteri yönlendirirken ve sadece o karakter tarafından verilen komutlar; birimlere, binalara ve yeteneklere tesir ediyorken, bu “gerçek zamanlı olarak” haritanın farklı noktalarına bakma işinin çok da verimli işlemediğini söylemem gerek.
Hele oyundaki her bir bölümün sabit bir hedefi olduğunu ve yapımın genel oynanış yapısının oldukça seri olduğunu da göz önünde bulundurursanız, Lornsword’un strateji seven her oyuncunun damak tadına hitap etmediğini rahatlıkla belirtebilirsiniz.
Gamepad gerektiren strateji
Yukarıdaki 2 paragraflık şikayetimin müsebbibi “oyunu sevmek isteyip de, sevememiş olmam” olabilir, bu yüzden benim şikayetçi olduğum bu noktalara direkt kötü özellikler nezdinde bakmayıp, kararınızı verirken temkinli yaklaşılacak noktalar olarak yaklaşırsanız daha sağlıklı olacaktır.
Fakat oyunun öyle bir kusuru var ki, bu kusur, benim nazarımda Lornsword’u otomatikman vasatın altına kilitlemeye yetiyor, artıyor bile.
Oyun sadece Gamepad ile oynanıyor. Yani elbette klavye desteği de mevcut, fekat oyuna girdiğiniz an dahi oyun sizden önce bir gamepad bağlamanızı ve mecbur kalmadıkça klavye ile oynamamanızı istiyor. (Geliştirici firmanın niçin bu öneride bulunduklarını klavye ile oynamayı deneyince anlıyorsunuz)
Gerçek zamanlı strateji türünün altına yerleştirilen bir oyunun, tamamen gamepad odaklı tasarlanmış olması ve sadece PC’ye çıkmasına rağmen adam gibi klavye/mouse desteği sunmamasını benim gözümde hiçbir artı affettiremiyor maalesef.
Sizler benim gibi düşünmüyorsanız, elbette Lornsword’e bir şans verebilirsiniz. PC’de oynadığınız en kötü oyunda dahi elle tutulur klavye/mouse desteği arayan bir oyuncuysanız (benim gibi) Lornsword’den uzak durmanızı tavsiye ederim.
Trackback: Lornsword Winter Chronicle – İlk Bakış - Oyun Fest