Deck of Ashes İlk Bakış

Deck of Ashes İlk Bakış

Yaşasın kart oyunlarının engellenemez  yükselişi

Son günlerde PC üzerinden oynayabileceğiniz, gerek tek kişilik gerek çok oyunculu, kart oyunlarının ne kadar çoğaldığını fark ettiniz mi? Sanki oyun sektörünün dizginlerini elinde tutan birisi “kart oyunu furyası” düğmesine basmış gibi ardı arkası kesilmeden dijital kart oyunları peydah olmaya başladılar.

Elbette böyle bir şey olmadı, düğmeye basan adamdan bahsediyorum, fakat Heartstone ile birlikte popülerliği tavan yapan kart oyunları türünün casual’ından hardocore’una pek çok oyuncuyu kendine çekmesi gibi bir olay vuku buldu. Bu akımın ardından kimileri Heartstone’da takılı kalırken, kimi oyuncular da daldan dala atladı ve Eternal, MTG Arena gibi yapımlarda aradıklarını buldular. İşin çok oyunculu tarafına gelemeyen oyuncular ise, hususen son dönemde, çok daha fazla oyuna kavuştu.

Slay the Spire’dan Deep Sky Derelicts’e, Hand of Fate 2’den Thronebreaker’a, Evolution’dan Wartile’a; kimisi tamamen deste dizmeye dayalı, kimisi ise RPG sosuna bulanmış onlarca kart oyunu şuan PC oyuncularının beğenisine sunulmuş durumda.

Geçenlerde ise “Erken Erişim” kontenjanından bu kadroya yeni bir yapım katıldı. İsmi mi? Deck of Ashes. Hem roguelite’a, hem RPG öğelerine, hem hikaye tabanına ucundan dokunan yapım, Steam incelemelerini ve forum yorumlarını göz önüne alırsak, oldukça beğenildi.

Bende Deck of Ashes’a bir göz atıp, neden bu kadar beğenildiğine veya doğrusunu söylemek gerekirse bu kadar beğenilecek, zaman ayırmaya, erken erişim sürecinden yatırım yapmaya değecek bir oyun olup olmadığına bakmaya karar verdim.

Küllerden oluşan bir krallık

Deck of Ashes erken erişim sürümünde bizlere sadece tek bir karakter ve deste çeşidi sunuyor. Lucia isimli bu karakter ateş ve kül ağırlıklı saldırı, büyü ve savunma kartlarını kullanabiliyor. Erken erişimin ileriki safhalarında eklenmesi planlanan diğer karakterin ise bir çeşit hırsız olması bekleniyor (en azından geliştiricilerin yayınladıkları görsellerden çıkartabildiğim bu)

Dedim ya Deck of Ashes hikaye tabanına da dokunan bir oyun diye, Lucia’da bu hikayemizin merkezi.

Büyülü güçleri olduğunu ömrü boyunca saklayan ve bir anlık gaflet ile evlenmeden önceki gün nişanlısına durumundan bahseden Lucia birden  kendini öfkeli bir kalabalığın arasında örselenip çamurda sürüklenirken bulur. Güçleriyle kendisine işkence eden kişileri katledip olay yerinden kaçan Lucia, hayatta kalabilmek adına kendisi gibi toplumdan dışlanmış insanlardan oluşan “Haydutlar” ekibine katılır. Bu ekiple onlara zarar veren bağnaz düşünceli insanları avlamaya başlarlar.

Gel zaman git zaman, bu arkadaşların hareketleri dikkat çeker ve bir gün sert kayaya toslarlar. Tam hepsi kenara sıkıştırılmış, yakılmak üzere kazıklara bağlanmaya hazırlanırken Lucia “bir şey bir şeyin kutusunu” parçalar (cidden ismini hatırlayamıyorum, eski kaydımı silip yeni oyuna başlamadan da bakamıyorum) ve kül laneti bütün krallığa yayılır.

Bu lanet her türlü canlıyı mutasyona uğratıp değişik şekillere sokarken, Lucia gibi özel yeteneği olanlara ve bir grup insana ilişmez. Yine de lanetin serbest kalmasında Lucia’nın büyük bir rolü olduğundan lanet ona manevi huzursuzluk gibi bir şey vermeye başlar (oyun Rusçadan tercüme, hikayenin bu kısımları da alap şalap yazılmış, açıklayabildiğim bu kadar)

İşte akabinde rahibin biri Lucia’yı bulur, ona laneti nasıl bozabileceklerini anlatır ve birlikte yollara düşerler.

Küllerden oluşan bir deste

Bu noktadan sonra oyuna başladığınızda kendinizi bir tür kamp alanında buluyorsunuz. Burada bir adet tüccar, bir adet demirci, bir adet şifacı ve bir de bizim rahip bulunuyor. Bunların hepsi oyunun dünyasından toplayabildiğiniz farklı kaynaklar karşılığında size farklı hizmetler ve geliştirmeler sunuyorlar.  Oyunun bu kısmının bana inanılmaz bir biçimde Darkest Dungeon’u anımsattığını belirtmeden geçemeyeceğim. (Estetik açıdan da bir benzerlik mevcut zaten)

Bu arkadaşların tek tek tam olarak neler yaptıklarını anlatmadan evvel oyunda deste sisteminin nasıl işlediğini anlatmam icab ediyor.

Deck of Ashes’de kartlarınızı “şema/taslak” olarak sandıklardan buluyor yahut tüccardan satın alıyorsunuz. Akabinde “Ash(kül)” toplayarak ki bunu ya yaratıklardan ya da nadiren kül bulabileceğiniz kaynak noktalarından elde ediyorsunuz, bu küllerden kartlarınızı üretiyorsunuz. Kart üretme işlemini elbette demirci üstleniyor. Kartın nadirlik seviyesi ne kadar yüksek, ne derece ender bir kartsa, istediği kül miktarı da o kadar artıyor tabi.

Bu kartların bir de tükenme ve sürekli olarak desteye yerleşme mevzusu var tabi. Oyunda savaşırken kullandığınız her bir kart tükeniyor, yani discard oluyor. Discard olan kartı kullanmak için ya belli negatif etkileri olan kartları oynayıp bu kartları kart mezarlığından çıkarmanız, yahut her mücadeleden sonra size (seviyesine göre sunduğu) 8 ila 12 arası yenileme hakkından her birini bir kartınızı yeniden destenize eklemek için kullanabiliyorsunuz. Tabi bu hakların tamamını kartlarda kullanırsanız, o vakitte canınızı yenileyemiyorsunuz. Canınızın %10’unu yenilemek de bir yenileme puanı.

Tabi fazla fazla veriyor zannediyorsunuz böyle yazınca lakin olay öyle değil. Oyunda ilerledikçe,  zaman zaman giriştiğiniz tek bir mücadelede dahi hem 20 adet kartınızı hem de canınızın yarısını rahatlıkla bırakıp çıktığınız oluyor.

O zaman ne oluyor, o zaman kamp alanınıza geri dönüp kartlarınızı yenilemeniz gerekiyor. Kartların hepsini yenilemek ücretsiz, fakat gözardı etmemeniz gereken çok mühim bir nokta daha var.

Deck of Ashes’ta düşmanlara karşı savaşırken düşmanlarınızın verdiği yahut sizin herhangi bir kartınız yüzünden destenize eklenen lanet/hastalık ve kullanılamayan kartlar destenize temelli ekleniyor. Bunları gerekli geliştirmeyi açıp, akabinde şifacıya para vererek sildirmediğiniz sürece destenizi her komple yenilediğinizde maalesef bunlar da tekrar destenize ekleniyor.

Bütün bunları aklınıza kazıdınız mı? Güzel. Şimdi bunların üzerine bir de rastgele oluşan haritaları, haritada attığınız her adımda oyun içi bir saat harcadığınızı ve her boss savaşından önce 3-4 gün kadarcık bir boş süreniz olduğu gerçeğini ekleyin. Voila! Deck of Ashes’ın bütün mekaniklerine hakimsiniz artık.

Olmuş ile olmamış arası

Deck of Ashes teknik, görsel ve mekanik açıdan belli bir kalitenin üzerine çıkmayı başarabilmiş bir erken erişim oyunu. Fakat bu yukarıda bahsettiğim mekaniklerin hepsini üst üste bindirdiğinizde bir yerden sonra oynaması zevk vermeyen, gün/süre sınırı yüzünden oynanış yapısı ve çeşitliliği kısıtlanan, hele en son chapterde discard sisteminin “yeter lan” dedirttiği bir oyun karşınıza çıkıyor.

Tamam, oyunda 4 adet zorluk seviyesi mevcut lakin bunların arasında geçiş yapmak yukarıda bahsettiğim sorunlardan hiçbirini çözmüyor maalesef.

Not: Zorluk seviyesi seçiminin tek amacı öldüğünüzde ne olacağına karar vermek. En kolayda kampta yeniden doğuyor, bir üstünde chapterın başından başlıyor, onun bir üstünde oyunun ilk chapterına dönüyor, en zorda ise öldünüz mü game over oluyorsunuz. Oyuna 5-6 saat bile harcamış olsanız farketmiyor, yattınız mı gidiyor yani aklınızda bulunsun. Ben yaptım böyle bir akıllılık, oyunu alırsanız siz yapmayın.

Deck of Ashes’ın şu haliyle denge ve oynanış mekanikleri konularında gelişmeye, yeni karakterlere ve daha fazla çeşitliliğe ihtiyacı var. Umarım geliştiriciler bu alanda benden başka oyuncuların da geri dönüşlerini ciddiye alırlar ve oyunu oynaması daha zevkli bir yöne doğru çekmeye başlarlar.

Şimdi mi? Şimdiki haliyle Deck of Ashes 10-15 saat boyunca kimi zaman eğlendirip, kimi zaman sinirlerinizi hoplatacak bir yapım, daha fazlası değil. Ben yine de geliştirilmesine destek olmak istiyorum diyorsanız, fiyatı da oldukça uygun, Steam üzerinden sadece 25 TL’ye satın alıp oyunu birinci elden tecrübe edebilirsiniz.

İçeriği sosyal medya hesaplarınızda paylaşabilirsiniz:

Bu haberle alakalı ya da farklı konularda yorum yapmak, kendiniz gibi okurlarla konuşmak isterseniz, forumumuz tam size göre. Buraya tıklayarak foruma erişin

Benzer Yazılar

Sony Geri Adım Atmıyor

Sony Geri Adım Atmıyor


Sony Geri Adım Atmıyor

Sony, PC oyunları için PlayStation Network (PSN) hesabı zorunluluğundan vazgeçmeye niyetli değil. Şirket Başkanı Hiroki Totoki, kısa süre önce yapılan yatırımcı toplantısında, PSN entegrasyonunun herkesin oyunları "güvenli bir şekilde" deneyimlemesi için gerekli olduğunu...

CoD Black Ops 6 Sanılanın Aksine Rekor Kırdı

CoD Black Ops 6 Sanılanın Aksine Rekor Kırdı


CoD Black Ops 6 Sanılanın Aksine Rekor Kırdı

Şahsen ben şaşırdım, Call of Duty Black Ops 6 rekorla sektöre giriş yapmış. Dünyanın en popüler FPS oyun serisi Call of Duty, son halkası Black Ops 6 ile yine gündemde. Microsoft CEO’su Satya Nadella, yatırımcı toplantısında Black Ops 6'nın sadece büyük bir hit olmakla kalmayıp, aynı zamanda...

Call of Duty: Black Ops 6’ya Yasak Şoku

Call of Duty: Black Ops 6'ya Yasak Şoku


Call of Duty: Black Ops 6'ya Yasak Şoku

Black Ops 6 içeriği nedeniyle uzak komşudan yasak yedi. Activision’un yeni oyunu Call of Duty: Black Ops 6, Kuveyt'te yasaklandı ve ülkede satışa sunulmayacak. Activision tarafından yapılan açıklamada, oyunun Kuveyt hükümeti tarafından onaylanmadığı belirtilirken, ülkedeki tüm ön...

1 Yorum

  1. Trackback: Deck of Ashes İlk Bakış - Oyun Fest

Yorum Bırak